Ben kimim?

Fotoğrafım
1961, Eskişehir Sivrihisar doğumluyum. Liseyi Kabataş Erkek Lisesi'nde, üniversiteyi İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde okudum. Anesteziyoloji ve Reanimasyon eğitimimi GATA'da tamamladım. 1993 Eylül'ünden 2011 Şubatına dek Çukurova Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji Anabilim Dalı'nda çalıştım. 15 Şubat 2011 tarihi itibariyle emekli olup İstanbul'a yerleştim.

8 Mart 2013 Cuma

TEKNEDE İLK YARDIM (2)

Vücut Sıcaklığı ile İlgili Sorunlar

Bu başlık altında vücut sıcaklığının düşmesi (hipotermi), soğuk ısırığı, vücut sıcaklığının yükselmesi (ateş), sıcak krampları, sıcak bitkinliği, güneş çarpması ve yanıklar yer almaktadır.
Hipotermi
Soğuk ortamlara, özellikle rüzgarlı, rutubetli koşullarda uzun süre maruz kalındığında vücudun kontrol mekanizmaları vücut sıcaklığını normal sınırlar içinde tutmayı başaramaz. Vücudun kaybettiği ısı miktarı, ürettiğinden daha fazla olduğunda vücut sıcaklığı düşmeye başlar ve vücut sıcaklığının 35 derecenin altına düşmesi ile hipotermi gelişir.
Islak ve yetersiz kıyafetler, soğuk suya düşme ve suda kalma hipotermi şansını arttırır.
Hipoterminin belirti ve bulguları:
  • Titreme 
  • Peltek konuşma 
  • Anormal ölçüde yavaş soluma 
  • Soğuk ve soluk cilt 
  • Bebeklerde kırmızı ve soğuk cilt 
  • Koordinasyon kaybı 
  • Yorgunluk, dalgınlık, hareket yavaşlığı 
  • Bilinç bulanıklığı, hafızada zayıflama
Hipotermi bulguları genellikle yavaş gelişir. Hipotermiye maruz kalan hastalar tipik olarak mental aktiviteleri ile fiziksel yeterliliklerinde kayıp yaşarlar ve bu nedenle acil tedaviye gereksinim duyduklarının farkında olmazlar. Çocuklar, bebekler, ergenler ve zayıf kişiler özellikle risktedirler. Alzheimer hastalığı gibi mental problemleri olan hastalar, zehirlenmiş (alkol) hastalar, kalp damar hastalığı bulunanlar, tiroid bezi az çalışanlar (hipotiroidi), kronik beslenme yetersizliği olanlar da hipotermi açısından yüksek risk taşırlar.
Hipotermik birisi için yapılacaklar:
  • Tıbbi yardım isteyiniz. Sağlık ekibinin ulaşmasını beklerken kişinin solunumunu gözleyiniz. Solunumun tehlikeli ölçüde yavaşlaması, yüzeyelleşmesi veya durması durumunda CPR başlatınız. 
  • Kazazedeyi soğuk ortamdan uzaklaştırınız. İçeri almanız mümkün değilse rüzgarla ilişkisini kesiniz. Başını örtünüz. Soğuk zemine temas etmesini önleyiniz. 
  • Üzerindeki ıslak giysileri çıkarınız. Sıcak ve kuru giysiler giydiriniz. 
  • Doğrudan sıcağa maruz bırakmayınız. Kazazedeyi ısıtmak için sıcak su, ısıtıcı pedler, ısıtıcı lambalar kullanmayınız. Bu uygulamalar kişinin yanması ile sonuçlanabilir. Bunun yerine boyun, ense, göğüs ve kasıklarına ılık su ile ıslatılmış kompresler koyunuz. Bacak ve kolları ısıtmaya çalışmayınız. Aksi taktirde kol ve bacaklardaki soğuk kanın kalp, akciğerler ve beyine geri dönmesine ve vücut sıcaklığını yeniden düşürmesine ve kazazedenin yaşamını yitirmesine neden olabilirsiniz.  
  • Kazazedeye alkol vermeyiniz. Eğer kazazede kusmuyorsa, alkol içermeyen, ılık içecekler veriniz. 
  • Kazazedeye masaj yapmayınız, ovalamayınız. Hipotermiye maruz kalmış kazazedelerin cilttlerinde soğuk ısırığı olma olasılığı çok yüksek olduğundan cilttleri çok hassastır ve bu tip fiziksel hareketlerle ciddi ölçüde hasar görebilir.

Soğuk Isırığı

Çok soğuk sıcaklıklara maruz kalındığında cilt ve altta yatan dokular donabilir. En çok etkilenen alanlar eller, ayaklar, burun ve kulaklar olur.

Resim-1. Soğuk ısırığı
Cildiniz beyaz ya da yeşil-sarı renkte ise, çok soğuksa ve hissetmekte güçlük çekiyorsanız soğuk ısırığı gelişmiş olabilir. Ciltte kaşınma, yanma hissi ve uyuşukluk hissi de olabilir. Ciddi ve derin soğuk ısırıkları, kabarmaya ve sertleşmeye yol açabilir. Donan alan ısınmaya başladıkça kızarmaya ve ağrımaya başlar.
Soğuk ısırığının tedavisinde anahtar nokta etkilenen cildin yavaşça ısıtılmasıdır. Bunu yapmak için:
Cildinizi daha fazla soğuk maruziyetinden koruyunuz. Eğer dışarıda iseniz içeri giriniz. Islak giysilerinizi çıkarınız.
Donan ellerinizi koltuk altınıza koyabilirsiniz. Yüz, burun ve kulaklarınızı kuru, eldivenli ellerinizle koruyunuz. Etkilenen alanı ovalamayınız. Donmuş cilde kar sürmeyiniz.
Mümkünse donmuş ayaklarınızla yürümeyiniz. Aksi taktirde daha fazla doku hasarı oluşacaktır.
Bulunduğunuz alanı yavaşça ısıtınız. Etkilenen el ya da ayaklarınızı ılık suya (40-42 derece) koyunuz. Sıcak bir örtü, battaniye ile etkilenen alanları örtünüz. Doğrudan sıcağa (şömine, soba, ısıtıcı lambalar, ısıtıcı pedler) maruz bırakmayınız.Aksi taktirde donan alanlarınız sıcağı hissetmeyeceğinden tehlikeli bir şekilde yanabilirler.
Donmuş alanların yeniden donma şansı varsa onları ısıtmayınız. Eğer zaten ısıtmış iseniz bir daha donmayacak şekilde iyice sarınız.
Acil tıbbi yardım isteyiniz. Isıtma sürecinde uyuşukluk hissi ya da ısrarlı ağrı şikayetiniz olursa ya da kabarcıklar gelişirse tıbbi bakım gerekecektir. 24-48 saat sonra donan alanların siyah renk alması, doku ölümünü gösterir ve bu alanların cerrahi müdahele ile uzaklaştırılması gerekir.

Ateş

Ateş, aralarında enfeksiyonun da olduğu pek çok nedenden kaynaklanabilir. Normal vücut sıcaklığı 36.5-37 derecedir. Erişkinlerde vücut sıcaklığı, 39.5-40 dereceye ulaşana kadar tehlike arz etmezken çocuklarda vücut sıcaklığındaki çok hafif yükselmeler, ciddi bir durumu işaret edebilir.
Erişkinlerde, doktorunuz aksini söylemedikçe 38.5 derecenin altındaki ateşi tedavi etmek için ilaç kullanılması gerekmez. Eğer ateşiniz 38.5 dereceden daha fazla ise doktorunuz ateş düşürücü bir ilaç (Parol, Minoset tab., Brufen draje) almanızı önerebilir. Erişkinler aspirin de kullanabilir. Ancak aspirin potansiyel olarak öldürücü olabilen bir hastalığı (Reye sendromu) tetikleyebileceğinden çocuklar ve ergenlerin aspirin kullanması önerilmemektedir. 6 aydan daha küçük çocuklarda ibuprofen (Brufen) kullanılması da önerilmemektedir.

Vücut sıcaklığının ölçülmesi

Bu amaçla dijital termometreler kullanılabilir. Kulak kanalından, kulak zarına zarar vermemek için çok fazla derine ittirmeden vücut sıcaklığı kısa sürede ölçülebilir. Ağız, koltuk altı ve makattan ölçüm yapılması da mümkündür. Dijital termometre kullanıldığında kullanım kılavuzunun iyi okunması, bip sesinin ne anlama geldiğinin, ne kadar süre sonra sıcaklık değerinin okunacağının öğrenilmiş olması gerekir.
Normal koşullarda vücut sıcaklığı öğleden sonra 16.00-18.00 arasında en yüksek, sabah 06.00 civarında en düşük değerdedir.
Civalı termometreler, civanın sindirim sistemine kazara alınması riski taşıdığından artık kullanımı önerilmemektedir.
Çocuklarda makattan (rektal) sıcaklık ölçümü:
  • Termometrenin ucuna kayganlaştırıcı merhem sürünüz. 
  • Çocuğu midesi üzerine yatırınız. 
  • Termometrenin ucunu çocuğun makatına dikkatlice 1-2 cm kadar yerleştiriniz.  
  • Bir dakika süreyle esi duyana kadar çocuğu ve termometreyi olduğu pozisyonda tutunuz. Termometre çocuğun içindeyken olası bir zararı önlemek üzere çocuğun hareket etmesine izin vermeyiniz. 
  • Termometreyi çıkarınız ve ölçülen sıcaklığı okuyunuz.  
  • Rektal ölçüm, erişkinlerde de bir seçenektir. Rektal sıcaklık genellikle ağızdan ölçülen sıcaklık değerinden 0.5 derece daha yüksektir.
Ağızdan (oral) ölçüm
  • Termometrenin ucunu dilinizin altına yerleştiriniz. 
  • Ağzınızı yaklaşık bir dakika ya da bip sesini duyuncaya kadar kapalı tutunuz. 
  • Termometreyi çıkarınız ve ölçülen sıcaklığı okuyunuz.
Koltuk altından ölçüm
  • Sıcaklık ölçümü için en doğru yol olmamakla birlikte oral termometreyi koltuk altında kullanabilirsiniz. 
  • Termometrenin ucunu koltuk altına yerleştiriniz ve kolu kapatınız. 
  • Ağzınızı yaklaşık bir dakika ya da bip sesini duyuncaya kadar kapalı tutunuz. 
  • Termometreyi çıkarınız ve ölçülen sıcaklığı okuyunuz. 
  • Koltuk altında ölçülen sıcaklık genellikle ağızda ölçülen sıcaklıktan 0.5 derece daha düşüktür.
Ne zaman tıbbi yardım istenmeli?
  • Bebeğinizin başka hiçbir şikayeti olmasa bile 3 aydan daha küçük bir bebekte rektal sıcaklık 38 derece ve üzerinde ise, 
  • 3 aydan daha büyük bir bebekte ateş, 39 derece ve üzerinde ise 
  • 2 yaşın altındaki bir bebekte ateş, 1 günden fazla, 2 yaşından daha büyük bir bebekte ateş 3 günden daha fazla sürdüyse,
Erişkinde ateş, 39.5 derecenin üzerinde ise veya ateşle birlikte aşağıdaki bulgulardan birisi varsa tıbbi yardım istemelisiniz:
  • Boğaz ağrısı 
  • Ciddi baş ağrısı 
  • Cilt döküntüleri 
  • Alışılmadık tipte gözde ışığa hassasiyet 
  • Boyunda sertlik hissi, başı öne eğmede ağrı 
  • Bilinç bulanıklığı 
  • Israrlı kusma 
  • Nefes almada güçlük, göğüs ağrısı 
  • Aşırı kayıtsızlık veya hassasiyet
  • Karın ağrısı veya idrar yaparken yanma

Ateş tedavisi

Ateş, sık olarak bir hastalık belirtisi olmakla beraber her zaman kötü bir gelişme olarak algılanması doğru değildir. Pek çok enfeksiyonda, vücudun bir savunma mekanizması olarak ortaya çıkar.

Bebekler:
  • 0-3 ay - 38 derece veya daha yüksek (rektal):  Başka herhangi bir bulgu ve yakınma olmasa bile doktor çağırın 
  • 3-23 ay - 39 dereceye kadar (ağızdan):  Çocuğun dinlenmesini, bol sıvı almasını sağlayın. İlaç gerekli değil. Çocuk huzursuz, dalgın veya rahatsız görünüyorsa doktor çağırın. 
  • 3-23 ay - 39 derecenin üzerinde (ağızdan): Çocuğa parasetamol (Parasetamol pediatrik şurup 120 mg/ 5 ml) 1/2-1 ölçek, günde 3-4 kez verin. Çocuk 6 aydan daha büyük ise ibuprofen (İbufen pediatrik şurup 100 mg/ 5 ml) de kullanılabilir. İbuprofen dozu, 20 mg/kg olup 3-4 doza bölünmüş şekilde verilmelidir.Uygun doz ayarlaması için ilaçların prospektüslerini okuyunuz. 18 yaşın altındaki çocuklara asprin vermeyiniz. Bu tedaviye rağmen ateş düşmüyorsa veya bir günden daha fazla sürüyorsa doktorunuzu arayınız.
 Çocuklar (2-17 yaş)

  • 39 dereceye kadar (ağızdan): Çocuğunuzu istirahat etmesi ve bol sıvı tüketmesi için teşvik ediniz. Tedavi gerekmez. Çocuğunuzda huzursuzluk, dalgınlık veya ciddi rahatsızlık varsa doktorunuzu arayınız.
  • 39 derecenin üzeri (ağızdan): Çocuğa parasetamol ya da ibuprofen verin. Doz için prospektüse bakınız. Parasetamol içeren iki farklı ilaç (bazı gripal ilaçlar, öksürük kesiciler) kullanmayınız. 18 yaşın altındaki çocuklara asprin vermeyiniz. Bu tedaviye rağmen ateş düşmüyorsa veya 3 günden daha fazla sürüyorsa doktorunuzu arayınız.

Erişkinler (18 ve üzeri)


  • 39 dereceye kadar (ağızdan):  İstirahat ediniz ve bol sıvı tüketiniz. Tedavi gerekmez. Ciddi baş ağrısı, ense sertliği, nefes almada güçlük veya diğer olağan dışı bulguların eşlik etmesi durumunda doktoru arayınız.
  • 39 derecenin üzeri (ağızdan): Eğer kendinizi rahatsız hissediyorsanız parasetamol, ibuprofen ya da asprin alınız. Uygun doz için prospektüsü okuyunuz.Parasetamol içeren iki farklı ilaç (bazı gripal ilaçlar, öksürük kesiciler) kullanmayınız.Tedaviye rağmen ateşiniz düşmüyorsa, 39.5 derece ve üstünde ısrar ediyorsa ya da 3 günden daha uzun sürüyorsa doktorunuzu arayınız.

 

Sıcak Krampları

Sıcak ortamlarda, ağır eksersiz yapılmasından sonra ortaya çıkan istemsiz kas spazmlarıdır. Geceleri ortaya çıkan bacaktaki tipik kramplardan daha ağrılı ve uzun süreli olabilir. Yetersiz sıvı alımı, sıcak kramplarına sık olarak eşlik eder. En sık etkilenen alanlar; baldırlar, kollar, karın duvarı ve sırt kaslarıdır. Eksersizde kullanılan tüm kaslarda ortaya çıkabilir.
Sıcak krampından şüpheleniyorsanız:
  • Sakinleşin ve istirahat edin. 
  • Meyve suyu veya elektrolit içeren spor içeceklerinden için. 
  • Spazm gelişen kas grubunu çok zorlamadan gerin ve masaj yapın.  
  • Kramp iyileştikten sonraki birkaç saat içinde ağır eksersiz yapmayın. 
  • Kramplar bir saatten daha fazla sürüyorsa doktorunuzu arayınız.

Sıcak Bitkinliği

Sıcak bitkinliği, hafif kramplardan yaşam tehdit eden boyuta kadar farklı ciddiyette ortaya çıkabilir. Belirti ve bulgular genellikle birden ortaya çıkar, bazen aşırı eksersiz sonrasında, aşırı terleme, ya da yetersiz su ve tuz alımı sonrasında başlayabilir. Belirti ve bulgular şok tablosunu taklit edebilir ve aşağıdaki gibidir:
  • Yorgunluk hissi ve baş dönmesi 
  • Bulantı 
  • Aşırı terleme 
  • Hızlı ve yüzeyel nabız 
  • Kan basıncı düşüklüğü 
  • Soğuk, soluk ve nemli cilt 
  • Hafif ateş 
  • Kas krampları 
  • Baş ağrısı 
  • Koyu renkli idrar
Sıcak bitkinliğinden şüpheleniyorsanız:
  • Hastayı güneşli ortamdan uzaklaştırın ve iyi havalanan gölge bir yere taşıyın 
  • Yatırın ve bacaklarını yükseltin. 
  • Giysilerini çıkarın 
  • Kafein ya da alkol içermeyen soğuk içecekler içirin. 
  • Soğuk su serperek, ıslak süngerle silerek veya fan kullanarak hastayı serinletmeye çalışın. 
  • Hastayı dikkatle ve sürekli izleyerek durumunda bir değişiklik olup olmadığına bakın. Hastanın durumu kötüleşirse, bilinç bulanıklığı gelişirse veya nöbet geçirirse, vücut sıcaklığı 40 derecenin üzerine çıkarsa acil tıbbi destek isteyin.

Güneş Çarpması

Sıcak krampları ve sıcak bitkinliğinden sonra sonra ortamın yüksek sıcaklığına bağlı gelişen tıbbi sorunların ciddiyeti en fazla olanı, güneş çarpmasıdır. Yetersiz sıvı alan, yüksek sıcaklıkta eksersiz veya ağır iş yükü yapan kişilerde ortaya çıkar. Gençler, yaşlılar, şişman kişiler ve terleme kabiliyeti bozulmuş şekilde doğmuş kişiler bu açıdan yüksek risk taşırlar. Susuz kalma, alkol kullanımı, kalp ve damar hastalıkları ve bazı ilaç tedavileri güneş çarpmasını kolaylaştırabilir.
Güneş çarpmasını yaşam tehdit edici boyuta taşıyan durum, hastanın ısı kontrolü sağlayan mekanizmalarının (terleme ve sıcaklık kontrolü) yetersiz hale gelmesidir. Ana bulgu, vücut sıcaklığının yükselmesidir. Vücut sıcaklığı genellikle 40 derecenin üstüne çıkmıştır. Bilinç durumunda değişiklikler oluşmuştur. Bu değişiklikler kişilik değişikliklerinden bilinç bulanıklığı ve komaya kadar değişkenlik gösterebilir. Cilt sıcak ve kurudur. Eksersiz sonrası ortaya çıkan güneş çarpmalarında cilt nemli olabilir.
Diğer bulgular arasında:
  • Yüksek kalp hızı 
  • Hızlı ve yüzeyel soluma 
  • Kan basıncı düşüklüğü veya yüksekliği 
  • Terleme olmaması 
  • Aşırı hassasiyet, bilinç bulanıklığı, bilinç kaybı 
  • Sersemlik hali, baş dönmesi 
  • Baş ağrısı 
  • Bulantı 
  • Yorgunluk hissi (yaşlılarda ilk bulgu olabilir) 
Güneş çarpmasından şüpheleniyorsanız:
  • Hastayı güneşli ortamdan uzaklaştırın ve iyi havalanan gölge bir yere taşıyın 
  • Tıbbi yardım isteyin 
  • Giysilerini çıkarın 
  • Eğer içebilecek durumda ise kafein ya da alkol içermeyen soğuk içecekler içirin. 
  • Soğuk su serperek, ıslak süngerle silerek, gazete veya fan kullanarak hastayı serinletmeye çalışın. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder